Ergen depresyonu ve intihar davranışı

4.8 Puanla

Yüksek Müşteri Memnuniyeti

Ergen depresyonu ve intihar davranışı

Ergen depresyonu ve intihar davranışı

Referans: Isabelle Brocas

https://www.psychologytoday.com/intl/blog/biology-development-and-behavior/202308/adolescent-depression-and-suicidal-behavior

Çeviren: Uzm. Psk. Sena Kılınçarslan

Anahtar Noktalar

  • Okulla ilgili stres, gençlerin ruh sağlığı üzerinde önemli bir rol oynamaktadır.
  • Yetersiz uyku ve ekran başında geçirilen zaman önemli sağlık riskleri olarak kabul edilmektedir.
  • Cinsiyet, cinsel yönelim, etnik köken ve çevresel faktörler ruh sağlığını farklı şekillerde etkilemektedir.

Ergen depresyonu, dünya çapında önemli sayıda genci etkileyen önemli bir ruh sağlığı sorunudur. Yaygınlığına rağmen, gençlerdeki depresyon genellikle yanlış anlaşılmakta veya göz ardı edilmekte, bu da intihar düşünceleri ve davranışları gibi potansiyel sonuçlara yol açmaktadır. Son yıllarda ergen depresyonunun yaygınlığı artmakta olup, tüm gençlerin yaklaşık yüzde 10’unu ve lise öğrencilerinin şaşırtıcı bir şekilde yüzde 30’unu etkilemektedir. Şok edici bir şekilde, Ulusal Akıl Hastalıkları Birliği’ne göre bu ergenlerin yaklaşık yüzde 20’si intiharı düşünmüş ve yüzde 9’u hayatına son vermeye çalışmıştır. Bu durum, bu endişe verici konunun acilen ele alınması gerektiğini vurgulamaktadır. İntihar, Amerika Birleşik Devletleri’nde 15-24 yaş arası kişiler arasında ikinci sırada gelen ölüm nedenidir (Çeviren notu: Türkiye’de intihar oranı 2,83 olarak belirlenmiştir. Yani neredeyse her 100 kişiden 3’ü intihara teşebbüs etmektedir. Ergenler arasında bu oran daha yüksektir. Kaynak: https://turkiyeraporu.com/arastirma/dunyada-ve-turkiyede-intihar-oranlari-11605/#:~:text=G%C3%BCn%C3%BCm%C3%BCzde%20her%20100.000%20%C3%B6l%C3%BCm%20olay%C4%B1,%2C83’e%20kadar%20iniyor ).

Geleneksel olarak yetişkinlere özgü bir bozukluk olarak kabul edilen depresyon artık gençler için de önemli bir endişe kaynağı olarak kabul edilmekte ve özellikle kızlar arasında erken ergenlik döneminde oranları artmaktadır.

Depresyon ve intihar düşüncesi çeşitli faktörlerin karmaşık etkileşiminden etkilenmektedir. Çeşitli alanlarda yapılan kapsamlı araştırmalar bu faktörlere ışık tutmuştur ve neden bazı gençlerin diğerlerinden daha yüksek risk altında olduğuna dair içgörüler sağlamıştır. Bu faktörleri zihinsel sağlık sonuçlarıyla ilişkilendiren kesin mekanizmalar hala araştırılıyor olsa da, bu faktörlerin farkında olmak, belirtilerin ve davranış değişikliklerinin tanınmasında çok önemlidir ve gençlerde zihinsel sağlık sorunlarının erken tespitini mümkün kılar.

Okulla İlgili Faktörler ve Başarı Baskısı

Okula bağlı stres, gençlerin zihinsel sağlığında önemli bir rol oynamaktadır. Çok fazla ödev ve ders yükünün öğrenciler arasında birincil stres ve kaygı kaynağı olduğu, psikolojik sağlıklarını, fiziksel sağlıklarını ve uyku düzenlerini etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca, belirli akademik hedeflere ulaşma baskısı, belirli topluluklardaki trajik genç intihar vakalarının da gösterdiği gibi, depresyona yol açabilir. Akademik mükemmellik ile zihinsel sağlık arasında bir denge kurmak, ergenlerin genel iyi oluşlarını desteklemek açısından çok önemlidir.

Uyku Bozuklukları ve Ekran Süresi

Yetersiz uykunun ergenler arasında önemli bir sağlık riski olduğu ve depresyon, intihar düşüncesi, obezite ve akademik performans düşüklüğü gibi potansiyel sonuçları olduğu kabul edilmiştir. Gecede sekiz saatten az uyuyan gençlerin intihar girişimi riski üç kat artmaktadır. Ek olarak, özellikle sosyal medya platformlarında ekran başında geçirilen aşırı zaman, gençler arasında daha yüksek depresyon oranları ve intihara bağlı sonuçlarla ilişkilendirilmektedir.

Cinsiyet, Cinsel Yönelim ve Etnik Köken

Ergen intihar oranlarında cinsiyet farklılıkları belirgindir; erkeklerin intihar etme olasılığı daha yüksekken, kadınlarda intihar girişimi oranları daha yüksektir. Bu farklılıklar intihar yöntemlerindeki farklılıklara ve intihar niyetinin dile getirilmesine bağlanabilir. Kendini lezbiyen, gey veya biseksüel olarak tanımlayan lise öğrencileri, heteroseksüel öğrencilere göre beş kat daha fazla intihar girişiminde bulunmaktadır. Gençler arasındaki intihar oranlarında etnik köken de önemli bir rol oynamaktadır. Afrikalı Amerikalı ergenlerde intiharı gerçekleştirmede cinsiyet oranları daha yüksekken, Kızılderili ergenler tüm etnik gruplar arasında en yüksek intihar oranlarına sahiptir.

Sosyoekonomik Özellikler ve Çevresel Aktörler

Düşük sosyoekonomik statü, depresyon, obezite ve diyabet de dahil olmak üzere ruh sağlığı üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Aile ortamı, ergenlerin psikolojik iyi oluşlarını şekillendirmede en etkili faktörlerden biridir; aile katılımı, açık iletişim ve sevgi dolu atmosfer gibi unsurlar ergenlerin öznel iyi oluşlarına olumlu katkıda bulunur.

Tersine, ebeveyn boşanması ve çocuklukta yaşanan istismar deneyimleri gibi faktörler, yaşamın ilerleyen dönemlerinde depresyon riskini artırabilir. Ayrıca, hanelerde silah bulunması, ergen intihar girişimlerinin başarı oranını arttırdığı için genç intihar oranlarının da yüksek olmasıyla ilişkilendirilmiştir. Son olarak, dindarlığın gençlerin riskli davranışları üzerinde koruyucu bir etkisi olduğu ve artan dini katılımın depresif belirtilerin azalmasıyla ilişkili olduğu görülmektedir. Sosyal izolasyon, ateşli silahların yaygınlığı, ekonomik zorluklar ve zihinsel sağlık hizmetlerine sınırlı erişim nedeniyle kırsal alanlarda intihar oranları daha yüksektir

Beyin Aktivitesi ve Bilişsel Gelişmeler

Depresyonun sinirsel temeli karmaşıktır ve henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Nörogörüntüleme çalışmaları, çeşitli beyin bölgelerinde ve depresyonla ilişkili devrelerde anormallikler tespit etmiştir. Ergenlik döneminde olgunlaşmaya devam eden ve cinsiyet farklılıkları gösteren tehdit işleme ve ödül işleme sistemlerinin devreye girmesi, intihar davranışındaki cinsiyet paradoksunu açıklayabilir.

Ergen depresyonu, intihar davranışı da dahil olmak üzere ciddi sonuçları olan, ciddi bir zihinsel sağlık sorunudur. Okula bağlı stres, uyku bozuklukları, ekran süresi, sosyoekonomik özellikler, aile ortamı, din, cinsiyet, etnik köken, silahlar ve altta yatan beyin aktivitesi ve bilişsel gelişmeler dahil olmak üzere ergenlik depresyonuna katkıda bulunan çeşitli risk faktörlerini anlayarak, daha iyi ele alabilir ve bunlarla daha iyi mücadele edebiliriz. Bu sıkıntılı konudur. Farkındalığı artırmaya yönelik çabalar, zihinsel sağlık desteği sağlama ve önleyici tedbirlerin uygulanması, gençlerimizin refahının korunması ve ergenlik depresyonu ve intiharının endişe verici oranlarının azaltılması açısından hayati öneme sahiptir.

Eğer sizin veya çevrenizde bulunan herhangi birinin, intihara eğilim duyduğunu düşünüyorsanız lütfen hemen bir uzmandan yardım talep ediniz.

Her Zaman Görüşlerinizi Dinlemeye Açığız

Alanında uzman ve başarılı profesyonellerden oluşan ekibimiz, üniversite hastanelerinin bilimsel yaklaşımlarını ve özel muayenehanelerin konforunu bir araya getirerek, en kaliteli hizmeti sunmayı hedefliyoruz.